
Ertesi gün yola çıkıyorlardı hemen mesaj gönderdim. Hemen ertesi gün yola çıkacakları için mesajım yerine ulaşmayabilirdi. Bu durumda sabah erken yola çıkıp onlarla yolda veya Uludağ'da karşılaşmayı umuyordum. Sabah erkenden yola çıktım. Yoldayken Orhan Abi aradı. Onlarla Çobakaya'da buluştuk. O gece Çobankaya'da geceledik. Ertesi gün sabah erkenden Uludağ'ın zirvesine yolculuğumuz başladı. Zirveyi gördüğümüz bir noktadan, Kilimli Göl'e indik. Kilimli Göl'den sonra çok dik bir orman içi yoldan Orhaniye Köyü'ne ulaştık. Bu turu çok uzun yazmayacağım. Dileyenler Orhan Abi'nin blog sayfasından ayrıntılı güzel yazısını okuyabilir.

Yarın bu tepeyi aşıp zirveye doğru yol alcağız. Ben burayı zirve sanırdım eskiden. Bu tepeyi kar gözüken bölümün sol tarafından aştıktan sonra zirve yolunda saatlerce yol aldık.
Burayı bisikletleri elde taşıyarak çıkacağız. Çok tehlikeli bir bölümdü.
Bazen yaya olarak yürümenin bile çok zor olduğu yerleri tırmandık ama yılmadık. Bu dik bölümü çıkarken bu bölümün ortasına kadar çıkmış ve yükseklik korkusundan dolayı olduğu yere oturakalmış bir gençle karşılaştık. Yukarı çıkması için iknaya çalıştık ama başaramadık. Sonra yukarı çıkmışmıdır ya da aşağıya indiyse nasıl inmiştir diye merak ettim.
Zirve yolunda ilerlerken önümüze çıkan her tepeyi zirve sanıyoruz. Bu tepeler de zirve değiller ne yazıkki.
Kemal Abi ve Dinçer dışında Zirve yolcuları
Yol bazı bölümlerde yine çok tehlikeli
Zirveye yakın bir noktadan Gördüğümüz göllerden biri olan Kilimli Göl
Bisikletim ve ben 2500 metrenin üzerindeyiz. Bu güne kadar daha yüksek bir noktada bulunmamıştık. Sonunda zirve noktasının hemen altındaki göllerden birisi olan Kilimli Gölü görüyoruz. Biraz sonra aşağıya ineceğiz ve gölün çok da soğuk olmayan suyunda yüzeceğiz. Bunca zahmetli yolculıktan sonra bize iyi bir ödül olacak bu. Ardından yolun devamında görülen yolu takip ederek, orman içinden Orhaniye Köyü'ne ineceğiz. En çok inişte zorlandıK. Çok dik bir inişti. Sürekli fren sıkmaktan ellerim ağrıdı 2 gün boyunca.
İniş yolunda Kemal Abi. Bu noktadan sonra fotoğraf çekemiyorum. Vakit oldukça ilerledi. İstanbul ekibi feribota yetişebilmek için acele ediyor. Kemal Abinin bagajı biraz uğraştırdığı için öndeki gruptan oldukça geride kaldık. Onları Orhaniye Köyü'nün kahvehanesinde yakalayabildik. Genelde bisiklet üzerinde geçtiğimiz iniş yolunun, fren sıkmaktan ellerimi nasıl ağrıttıını anlatamam.
Orhan Abinin blog sayfasındaki bu tur ile ilgili notları ve fotoğrafları içinhttp://bisikletgezgini.blogspot.com/....html#comments
Tur Rotası
Find more Bike Ride in Bursa
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder